Çiftçi pazara küstü.
Çiftçi pazara küstü.
Çok değil,bundan bir kaç sene öncesine kadar.Alaçam Kapalı pazar yerinde boş tezgah bulmak mümkün değildi.Yakın olsun,uzak olsun.Köylü vatandaşlarımız bahçe ve tarlalarında yetiştirdikleri mahsulleri minibüs veya traktörlerine yükler, ailece Alaçam'a gelir, kapalı pazar yerinde tezgahını açar,kendi çapında ticaretini yapardı.Kapalı Pazar yerinde yer bulamayanlar aşağıya iner dükkanların önünde satılık ürünlerini serer, müşteri beklerdi.Hatta insanlar oraya da sığmaz Ekin kırtasiye'ye kadar kaldırımları kullanırdı.Arka tarafta köprünün iki yanı hakeza yine doluydu.Çarşamba günü köylü vatandaşlarımız için bir fırsattı.Ürünlerini satar, ceplerine 3-5 kuruş harçlık girer, işleri bittiğinde ilçedeki akrabaları, eşi- dostunu ziyaret eder,onlarla özlem giderirdi.Erkekler için de durum öyleydi.Komşu köylerden tanıdıklarıyla buluşur,arkadaş sohbetlerinde yeni yeni arkadaşlar edinir,dostlukları geliştirirdi.Alaçam her çarşamba adeta panayır yerine dönerdi.Öğle vakti veya biraz daha geç,kasap üstlerine çıkılır ailece ızgara yapılır,et kokusu caddeyi kaplardı.İkindi vakti girdiğinde ise yavaş yavaş araçlarının yolunu tutar köylerine mutlu ve huzurlu bir şekilde dönerdi.Bu günlerde,o günlerden eser kalmadı.Dükkan önleri ve arka köprü üzeri boşaldı.Şimdilerde kapalı pazar yeri de boşalmaya başladı.Uzak noktalardaki çiftçi vatandaşlarımız, ürettikleri sebzeler yol parasına yetmiyor. Alaçam'a gelmeyi bıraktı.Erkekler çok zaruret var ise geliyor,yoksa onlarda gelmiyor.Elektrik ve su faturalarını da eşi dostuna verip ödemeyi yaptırıyor.Kasap üstlerinden ise hiç koku gelmiyor.Vatandaş kabuğuna çekildi.Pazarı unuttu.Sadece hayatını idame etmeye çalışıyor.