Geçmişe yolculuk.
Geçmişe yolculuk

Bizim kuşağın insanları bunu iyi bilir.Hani oturup keyifle içtiğiniz sigara var ya,işte onun hammaddesi tütün.Bundan 40-50 yıl öncesi.Dağ taş yemyeşildi. Tekel Alaçam İşletme Müdürlüğü tarafından ekim izni verilen alanlarda ekilirdi.Samsun-Sinop karayolunun alt kısmında yetişen tütün kalitesiz olduğu için bu alanlara ekim izni verilmezdi.Ancak vatandaş kaçak-göçek bir yolunu bulup ekerdi.Çok zahmetli bir yetiştirme süreci vardı.Mart ayında fide yastıkları hazırlanır,Nisan başında da tütün tohumları sıcak suyun içinde,sobanın kenarında çimlendirildikten sonra kül ile karıştırılıp yastıklara ekilir ve toprağa yapışması için tokmakla yastıkların üzeri düzlenir,sonrada üzerine yanmış hayvan gübresi ince bir tabaka olarak serilirdi.Çimlenmiş tütün tohumlarının toprakla buluşması ve büyüme sürecine geçmesi için her gün kararında sulanırdı.O kararı da iyi tutturmak gerekirdi.Çok sulanırsa çürür,az sulanırsa kururdu.Mayıs ayının 3.haftasına kadar bir karış uzunluğa ulaştığında yastıklardan sökülür tarladaki hazırlanmış sıralara teker teker dikimi gerçekleştirilirdi.Fideler tarlada saçak değiştirip büyüme sürecine geçtiğinde kazmayla yabani otlardan temizlenir ve tütün dipleri doldurulurdu.Daha sonra kırım sürecine geçilirdi.Dip,orta,dorukaltı,doruk ve toplama dediğimiz etaplarda tütün kırımı yapılır sepetlere koyularak eve getirilir,teker teker tütün iğneleriyle dizim işlemi yapılırdı.Bu esnada zifir denilen tütün yaprağı üzerinde bulunan yapışkan madde ele yapışır,yıkasan dahi gitmez,onun acılığı ile yaz boyunca da ağız tadıyla bir yemek yenmezdi.Tütün, bitkinin üzerinde fazla kaldığında küf basardı.O nedenle küf basmadan kırımı yapılması gerekirdi.Yetişmediği yerde de köy olarak bir imece yapılır bir gecede 150-200 ip kaldırıldığı olurdu.Dizilen tütünler kurumaya bırakılır,gece çise düşmeye başladığında sabah akşam salaş dediğimiz,bu günde tek tük köylerde bulunan kurulağa alınırdı.Kuruyan tütünler üç ip bir araya getirilerek hevenk yapılır,ev veya müştemilatta uygun bir yere asılırdı.Ta ki mart ayına kadar.Mart ayında havalar yağışlı gittiğinde o barut gibi tütünler yumuşar ve tongalara düzgün yığılması için yaprakları düzeltilir ve yanıbaşları düzleştirilirdi.Düzleştirilmiş ipler yaklaşık 20 kiloluk tonga haline getirilir,yanları güzelce bağlanır,Tekel idaresinin verdiği günde Alaçam Tekel depolarının önüne getirilir,tartılır ve teslim edilirdi.Tekele teslim edilen tütünler tütün eksperlerince kontrol edilir,kalitesine göre fiyatlandırılır ve üretici de o fiyata rıza gösterirdi.Yapılan tütün tarımı vatandaşın emeğini kurtarır mıydı.Hayır.Ama gelir getirecek başka bir iş te yoktu.Köylerde nufus azaldı.Vatandaşımız alternatif ürünlere yöneldi.Taban arazilerde çeltik,engebeli yerlerde buğday,buğday hasatından sonra ikinci ürün olarak sılajlık mısır ekimi derken günümüzde tütün tarımı her köyde bir kaç kişinin uğraştığı bir meşgale haline geldi.